Moda Mutfağı'nın Gözünden Galata Moda

Hafta içi hem çalışıp hem de vakit bulamayınca, ben de cumartesi Galata Moda'ya gidebildim. Hafta içine göre bayağı bir kalabalıkmış ama Niyazi'nin dediğine göre ''kuru kalabalık''!
O gün Yeliz ile buluşup hızlı hızlı turladık standları. Hatta bazı standlara fotoğraf çekmek için bile giremedik, bazıları o kadar dolup taşıyordu.
Bu yüzden hiçbirşey deneyemedim. Ama fotoğrafladıklarımı beraber inceleyelim.

Müge Ersin standı hemen girişte olduğu için ilk dikkatimi çeken bu kırmızı elbise oldu. Yılbaşı için bir alternatif olabilir. Saten astarlı dantel elbise tek başına oldukça iddialı. Beni yoran tek şey stand içi düzensizlik. Ama bunda Müge'nin bir suçu yok. Çünkü aldığını yerine koymayan insanlar dolu etrafta.

Hemen yanında Özlem Ahıakın. Özlem'in tasarımları keyifle giyilebilir. Kumaş kaliteleri, modelleri iyi kaldırmış. Çünkü istediğiniz en harika tasarıma sahip olun, kumaş kalitesi modele gitmediyse o elbiseyi çöpe atabilirsiniz. Ama Özlem bu işi en iyi bilenlerden diyebilirim. Model ve kumaş uyumunu iyi yakalıyor.

Galata Moda açılış partisinde Özlem'in üzerinde bu harika pelerini görüp bayılmıştım. Cumartesi günü yine üzerinde gördüm. Kendisinden rica ettim, kırmayıp hemen bir erka detay pozu verdi.

Kalabalık olmasına rağmen, güleryüzünü esirgemeyen ve yardım etmeye çalışan Özlem'e binlerce teşekkür buradan.

Deniz Kaprol, sevdiğim bir mücevher tasarımcısı.

Aklım bu örümcek motifli kolyede kaldı. Rahmetli annemin buna benzer bir pırlanta broşu vardı. Maalesef abimin eşi kaptı onu...

Çiğdem Akın'dan dantel detaylar...

Veeee Özgür Masur... Stand kıyamet günü gibi kalabalık. Ama o hep güleryüzlü.

El yapımı kolyeye bayıldım.

Renkler etkileyici, volanlar romantik.

Galata Moda'nın yine en çok ses getiren katılımcılarından biri de Elif Cığızoğlu oldu. Yaptığı herşeye taptım, bayıldım, totemim yaptım.
Birbirinden romantik saç aksesuarlarına,

Organze eteğe...

Payet işlemeli, tül elbiseye. Tabii bunu giyebilmek için bir göbek ve yan simit operasyonu yaptırmam gerekiyor acilen.

Zevkle yapılmış detaylara...


Lavanta rengi elbiseye ve küf rengi astarına,

Varak baskı detaylarına,

Kısacası, Elif Cığızoğlu'nun yaptığı herşeyi çok sevdim.
Ayaklarım geri geri gitse de, kendimi hemen Aida Pekin'in standına teslim ettim. Bir İstanbul koleksiyonu olan bileklik alarak Elif'i unutmaya çalıştım.

Özlem Kaya'nın yaptığı herşey kendi gibi zarif oluyor değil mi? Manken üzerinde duran fuşya biyeli, yeşil elbise acil, özel günlerin kurtarıcı elbisesi olmaya aday.

Fuarda herkesin sevdiği bir diğer isim de Nejla Güvenç oldu.

Zeynep Erdoğan, Zeynep Erdoğan, Zeynep Erdoğan,....

İleride bir kızım olduğunda, ''anne bak vintage butikten ne aldım'', dediğinde, eminim elinde bir Zeynep Erdoğan tasarımı ile çıkıp gelecektir. İşte o doğmamış kızımın, vintage butikten zar zor bulacağı Zeynep tasarımını ben şimdiden alıp dolaba asayım diyorum.

Bu elbiseyi herhangi bir ülkede de giyseniz, erkeklerin eminim içinden geçirecekleri, ''ah o eldiven yerine benim ellerim olsaydı''. Ama ne yapıyoruz, hiç bunları kafamıza takmıyoruz, Zeynep'in bu harika koleksiyonundan hemen bir tek parça bile olsa sahip oluyoruz.

Mandalinarossa, Galata Moda'nın en neşeli, delidolu, renkli standlarından biriydi. Depresif kış günlerini aydınlatacak kadar güzel renklere sahip bu koleksiyon el emeği, göz nuru... Arkadaşım Tanya, oğluşu Aliş ile buradan kazak alıp bir örnek giyinip, deli deli geziyorlar.

Niyazi Erdoğan, kadın dolu Galata Moda'ya erkek getirtmeyi başaran ender insanlardan biri. Yine Galata açılış partisinde Niyazi'ye ait 2-3 Harem pantolon gördüm. Ama en kendine yakıştıranı Novo Levent Özçelik'di. Arkadaşımız diye söylemiyorum:) O adam ne giyse güzel taşıyor doğrusu.Levent, artık bir sakız shot ısmarlarsın ha!!:)


Kara sinekten nefret etsem de, t-shir üzerinde grafik halini, canlısından daha fazla sevdiğimi söyleyebilirim.

Niyazi'nin hazırladığı ve o gün üzerine giydiği dik yaka süveter de benim favori parçalarımdan biri oldu.

Tuvana Büyükçınar'ın iğne oyası görünümlü atkıları.

Tuvana'nın standında bulunan görevlinin, ikat desen eteğine bayıldım. İkat desen modası herhalde uzun bir zaman geçmeyecek gibi görünüyor.

Özlem İkiışık tasarımı olan, kumaş deri kombinasyonlu her ne kadar düz ayakkabı giyemesem de sevdim diyebilirim.

Gamze Saraçoğlu'nun crush efektli koleksiyonu.

Mehtap Elaidi'nin hazırladığı panço.


Özlem Süer'in tasarımlarını 1km öteden tanıyabilirsiniz. Romantik danteller, ipek taftalar...Yalnız bu kıyafeti giyebilmek için kuğu gibi bir boyna sahip olmak gösteriyor. Yokda boyunluk takmış gibi etrafta dolaşılır, haberiniz olsun.

Veeeeeee, finalde kazmator pozum ile bendeniz.

Tüm günü beraber geçirdiğimiz Yeliz ile finalde bir Galata turu attık. Aida Pekin'in dükkanının önünü arka plan yaparak fotoğraflarımızı çekelim dedik...

Selçuk'un eksikliğini bayağı bir hissettim doğrusu. Eli belinde, göbek içeride, toto dışarıda diye diye ortaya çıkan netice bu oldu.

Ne giydiğime gelirsek.

Mont: Mango

Straplez Triko: Zara

Etek: Mango

Çorap: Calzedonia yün çorap ( ki o fırtına da beni tek sıcak tutan şey bunlar oldu)

Çok gezmekten ayaklarımı hissedemez hale gelince hemen Galata Bill Store'dan Melissa babetler alındı. Artık benim de kurtarıcı düz ayakkabılarım oldu.:)))

Yorulduk, sızlandık ama gittiğimize değdi doğrusu.

Umarım siz de beğenirsiniz.

Not: Tüm fotoğrafların hakkı Modamutfağı'na aittir. Lütfen izin almadan kullanmayınız.